Veri üreten ve birbiriyle konuşan nesnelerin oluşturduğu ağlara nesnelerin interneti diyoruz. Yani robot kolları, insanlar, forkliftler, tabletler hep birlikte çalışabiliyor. Bu birlikte çalışma vizyonunu insanlık, doğadaki bitki, böcek, hayvan gibi çeşitli canlıların bir arada kurduğu ekosistemin veriminden ilham alarak oluşturdu. Gelecek nesillere bıraktığımız doğayı korumak için gerekli izlenebilirlik ve veriminde teknolojik altyapısını bu nesne ekosistemiyle modelliyoruz.
IoT’nin sürdürülebilirliğe olan katkılarını daha geniş bir perspektiften anlayabilmek için şu iki ana başlığı değerlendirebiliriz:
Kullandığımız enerjinin azaltılması
Endüstriyel süreçlerimizde ne kadar tükettiğimizi izlediğimizde bunu azaltmanın daha kolay olduğunu gördük. Türkiye’nin lider gıda üreticileri müşterimiz ile üretimdeki enerji tüketimini daha verimli hale getirmeye odaklandık. Bunun için operasyonun ne kadar elektrik tükettiğini ve neye ihtiyaç duyduğunu gerçek zamanlı izleyip optimize ederek elektrik tüketimini %15’lere varan oranda azaltılmasını sağladık. Benzer bir çalışmayı Türkiye çapındaki bir otel, restoran zincirinde yaparak onların da enerji verimliliğinin altyapısını oluşturduk. Hatta bunu kendi kampüsümüzde bile yapıyoruz, katların enerji tüketimlerini izleyerek hibrit çalışılan bu günlerde kampüsümüzü daha verimli bir hale getirmeyi hedefliyoruz
Kullandığımız kaynakların azaltılması:
Daha az tüketmek içinde teknoloji olarak nesnelerin interneti kullanılıyor. Hali hazırda fosil yakıtlar kullanan pek çok araç var ve bu araç ve iş makinası parkında yakıt verimliliği arttırmak için bağlı araç sistemleri sunuyoruz. Yani kullanıcıları mesela iş makinalarını daha verimli kullanmaları için yönlendiriyoruz. Böylece yakıt gibi karbon üreten ve sınırlı kaynakların daha verimli kullanılmalarını destekliyoruz.
Bununla beraber geleceğin teknolojisi olan elektrikli araçların hem üretimini üretim ve şarj yönetimi uygulamalarımızla destekliyoruz, hem de ülke çapında son kullanıcıların elektrikli araçlarının şarj operasyonunu yöneten çözümlerimizle yer alıyoruz.
Lord Kelvin 19. Yüzyılın sonlarında “ölçmezsen iyileştiremezsin” demiş. Bu söz hala geçerliliğini koruyor. Daha sürdürülebilir bir toplum için ölçüm, yani nesnelerin interneti, bu iyileştirmeleri planlayabilmemiz ve yönetebilmemiz için kritik bir yer tutuyor.
Bizler de gelecekte, IoT’nin daha fazla alan ve sektörde sürdürülebilirliği artıracağına olan inancımızla Yeşil Zeka sürdürülebilirlik programımız çerçevesinde çalışmalarımızı hız kesmeden sürdürüyoruz.